
TBB ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, ‘Dünya Radyo Günü’nde, farklı kurumlarda görev yapan radyocularla bir araya geldi.
İktidar baskısı nedeniyle, toplumun haber alma hakkının da engellendiği bir zaman dilimi yaşandığına vurgu yapan İmamoğlu, “Bu manada ben de hem sizlerin bu yolculuğuna her daim destek olmaya hem de sesi kısılmaya çalışılan ülkemizde, hangi konu olursa olsun, hangi husus olursa olsun, haksızlığa ve hukuksuzluğa karşı mücadele etmeye devam edeceğim” dedi. Kendisine bazı çevrelerden, “Sen İstanbul Belediye Başkanısın, git ona çözüm bul” şeklinde eleştiriler geldiğini aktaran İmamoğlu, “Sanki bu mesele, bunun dışındaymışız gibi, bazı sivri fikirler var. Onlara katılmadığımı beyan edeyim. İstanbul gibi 20 milyonluk bir kenti yöneten, dünyada bu kadar çekim merkezi olabilmiş başka bir şehir bana göre yok iken, böyle bir şehrin Belediye Başkanı, kendi sorunlarının yanı sıra, Filistin’deki Gazze’yle de ilgilenmek zorundadır; Suriye’yle de ilgilenmek zorundadır. Avrupa Birliği’yle ilgili süreçle ilgilenmek zorundadır; dünyanın en fazla konsolosluk barındıran bu şehrinde, dünyanın her ülkesiyle ve o ülkelerdeki demokrasiyle, adaletle, ekonomiyle ilgili süreçleri takip etmek, ilgilenmek ve onlarla ilgili fikir yürütmek zorundadır. İş birliği mekanizmaları kurmak zorundadır. Türkiye, dünyanın farklı platformlarında bulunmak, hatta farklı platformların kurucusu olmak ve önderlik etmek durumundadır” ifadelerini kullandı.
EYÜPSULTAN / İSTANBUL
Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Dünya Radyo Günü”nde, farklı kurumlarda görev yapan radyocularla bir araya geldi. İmamoğlu göreve geldikten sonra gelenekselleşen buluşma, Artİstanbul Feshane’de gerçekleştirildi. Öğrencilik ve iş yaşamının büyük bölümünün İstanbul trafiğinde geçtiğini aktaran İmamoğlu, o dönemde bu süreyi radyo dinleyerek değerlendirdiğini belirtti. Gazeteler ve dergi benzeri basılı yayınların, teknolojinin hızla değiştiği ortamda yayın hayatlarına devam etmekte zorlandığının altını çizen İmamoğlu, radyonun bu anlamda daha şanslı olduğuna dikkat çekti.
“BASKIYLA, ZULÜMLE ABAT OLUNMAZ”
İktidar baskısı nedeniyle, toplumun haber alma hakkının da engellendiği bir zaman dilimi yaşandığına vurgu yapan İmamoğlu, “Allah göstermesin de soğuk bir yere giriş yaptı diye bir radyocu duymadık henüz. Habere erişim, bazen işte yayınlayan gazeteciler, gözaltında. Röportaj yapıp, iyi anlamda aynı haberi verende bir şey yok, ama başka bir röportajı da yayınladı, o biraz kötü bir yere evriliyorsa ya da yayınlandığı mecraya göre o içeride. Böyle garip bir şey. Yani boş işlerle uğraşıyoruz ne yazık ki. Bizi biraz sıkıntıya boğuyor bu durum. İnsanları ne kadar baskılamaya çalışırsanız, zorlamaya, köşeye sıkıştırmaya çalışırsanız, insanlık hep kendine bir yol, bir çıkış bulmuştur. Bazen dünyanın en önemli devrimleri öyle oluşmuştur, bazen en köşeye sıkışmış toplumlar bir anda bir sıçramanın başlangıcına işi taşımışlardır. Umarım bizler hep beraber, hepimiz, bu zor günleri ülkemiz adına aşarız. Çünkü baskıyla, zulümle abat olunmaz. Tam aksine insanlar, aslında mutlu, huzurlu olduklarında daha üretken olurlar, daha güçlü bir toplum olurlar, ekonomisi iyi olur, her yönüyle pozitif etkilenir” dedi.