Sağlık

Diş Estetiği ve Sağlık Arasında Denge; Ortodonti Uzmanı Berk Özoğul’dan Şeffaf Plak İpuçları!

Ortodonti Uzmanı Dr. Berk Özoğul, şehrin en çok okunan yayını olan Ankara Life dergisine konuk olarak şeffaf plak tedavisi üzerine bilgi ve tecrübelerini sundu. Şeffaf plak tedavisine yeni başlayanların süreçte disiplin ve uyum göstermelerinin önemine vurgu yaptı. Aynı zamanda bu tedavilerin, doğru vakalarda uygulanması halinde geleneksel diş telleriyle benzer başarı oranlarını yakaladığını ifade etti. Dijital teknolojinin ortodontideki rolüne de değinen Özoğul; “Yapay zekâ destekli yazılımlar, hastanın ağız yapısını detaylı tarayarak diş hareketlerini en doğru şekilde simüle edebiliyor ve böylece tedavi planları daha öngörülebilir hale geliyor.” şeklinde konuştu. Ortodonti alanındaki bu önemli gelişme ve Dr. Özoğul’un deneyimlerini içeren keyifli röportajımız sizlerle, iyi okumalar dileriz.

📝 Hatice Şeyma Basut

Şeffaf plak tedavisi, geleneksel diş tellerine göre büyük bir fark yaratıyor. Ancak bu tedaviyebaşlamadan önce hastaların hangi durumları göz önünde bulundurması gerektiğini düşünüyorsunuz?

Şeffaf plak tedavisi, estetik, konfor ve sosyal açılardan geleneksel diş tellerine kıyasla büyük avantajlar sunarken, hastaların başlamadan önce bazı önemli faktörleri değerlendirmesi gerekir. Öncelikle, bu tedavinin disiplin gerektirdiğini unutmamak önemlidir; plakların önerilen süre boyunca (genellikle günde 20-22 saat) takılması, tedavi başarısı için kritik rol oynar. Ayrıca, şeffaf plaklar belirli diş bozukluklarında etkili olsa da, her vaka için uygun olmayabilir; bu nedenle uzman bir ortodontistle detaylı bir değerlendirme yapmak şarttır. Tedavi süresi boyunca yemeklerden sonra dişlerin fırçalanması gerektiği için ağız hijyenine ekstra özen göstermek gerekir.

Ortodonti alanında son yıllarda çok fazla gelişim yaşandı. Şeffaf plak tedavisinin geleceği hakkında neler öngörüyorsunuz?

Ortodonti alanındaki teknolojik ilerlemeler, şeffaf plak tedavisinin geleceğini şekillendirmeye devam ediyor. Yapay zekâ destekli tedavi planlamaları, üçboyutlu baskı teknolojileri ve biyouyumlu malzemeler sayesinde plaklar daha hızlı, konforlu ve etkili hale geliyor. Yakın gelecekte, hastaların diş hareketlerini gerçek zamanlı takip edebileceği dijital izleme sistemleri yaygınlaşabilir, böylece tedavi süreçleri daha dinamik ve kişiselleştirilmiş bir hale gelebilir. Ayrıca, şeffaf plakların uygulama alanının günden güne genişlemesiyle, çocuklarda üst çene genişletmesi de dahil daha karmaşık ortodontik vakalarda da kullanılabilmektedir. Tüm bu gelişmeler, estetik kaygılar taşıyan bireyler için geleneksel diş tellerine olan ihtiyacı giderek azaltırken, ortodontik tedaviyi daha erişilebilir ve konforlu bir hale getirecek gibi görünüyor.

Diş estetiği ve sağlık arasındaki dengeyi sağlamak oldukça zor olabilir. Şeffaf plak tedavisinin, estetik kaygıları olan hastalar için sağladığı avantajlar nelerdir?

Şeffaf plak tedavisi, diş estetiğini bozmadan ortodontik tedavi görmek isteyen hastalar için devrim niteliğinde bir çözüm sunuyor. Geleneksel metal tellerin aksine, neredeyse görünmez olan bu plaklar, sosyal ve profesyonel hayatında estetik kaygı taşıyan bireyler için büyük bir avantaj sağlıyor. Ayrıca, plaklar çıkarılabilir olduğu için özel günlerde veya yemek yerken kullanım esnekliği sunuyor. Pürüzsüz yüzeyi sayesinde ağız içinde tahrişe neden olmazken, diş fırçalama ve diyet konusunda da hastalara daha fazla özgürlük tanıyor.

Şeffaf plak tedavisinin başarı oranları, geleneksel diş tellerine göre nasıl bir fark gösteriyor? Tedavi süresi, hasta memnuniyeti açısından ne gibi sonuçlar elde ediyorsunuz?

Şeffaf plak tedavisi, doğru vakalarda uygulandığında geleneksel diş telleriyle benzer başarı oranlarına ulaşabiliyor. Geleneksel teller ile ortodontik tedaviler genellikle 18-24 ay sürebilirken, şeffaf plaklarla tedavi süresi vakaya bağlı olarak değişmekle birlikte, hafif ve orta düzey bozukluklarda daha kısa sürede tamamlanabiliyor. Hastalar açısından en büyük fark ise konfor ve estetik avantajlarıyla birlikte gelen yüksek memnuniyet oranıdır. Plakların çıkarılabilir olması yemek yeme ve ağız hijyenini kolaylaştırırken, metal tellerde sık görülen ağız içi yaralanmalar gibi rahatsız edici durumları da ortadan kaldırıyor.

Ortodontik tedaviye yeni başlayan hastalar, şeffaf plakların kullanım sürecinde karşılaştıkları zorluklar hakkında sıkça endişe ediyorlar. Bu süreci en sorunsuz şekilde geçirmek için hastalara önerileriniz neler?

Şeffaf plak tedavisine yeni başlayan hastalar için en önemli nokta, bu sürecin disiplin ve uyum gerektirdiğini bilmektir. Plakların günde en az 20-22 saat takılması, tedavinin başarılı olması için önemlidir. İlk günlerde hafif bir baskı hissi ve konuşmada küçük farklılıklar yaşanabilir, ancak bu durum genellikle birkaç gün içinde ortadan kalkar. Hem ağız hem de şeffaf plak temizliklerinin de günlük rutinler içerisinde gerçekleştirilmesi tedavi sürecinin daha rahat bir şekilde tamamlanmasına olanak sağlar.

Dijital teknoloji, şeffaf plak tedavisinin kişiselleştirilmesi konusunda büyük bir rol oynuyor. Bu alandaki en yenilikçi gelişmeleri ve bunun hastalar üzerindeki etkisini bizlere anlatabilir misiniz?

Dijital teknoloji, şeffaf plak tedavisinde devrim yaratarak süreci daha hızlı, hassas ve kişiye özel hale getiriyor. Yapay zekâ destekli yazılımlar, hastanın ağız yapısını detaylı tarayarak diş hareketlerini en doğru şekilde simüle edebiliyor ve böylece tedavi planları daha öngörülebilir hale geliyor. 3D baskı teknolojisi sayesinde her hastaya özel plaklar üretilirken, dijital izleme sistemleri aracılığıyla hastalar ve hekimler tedavi sürecini anlık olarak takip edebiliyor. Ayrıca, artırılmış gerçeklik (AR) destekli uygulamalar, hastaların tedavi sonrası gülüşlerini önceden görmelerini sağlayarak motivasyonu artırıyor. Bu yenilikler, hem tedavi süresini kısaltıyor hem de hasta memnuniyetini en üst seviyeye çıkararak ortodontik tedaviyi daha erişilebilir ve konforlu hale getiriyor.

 

Okunma Sayısı: 312
Başa dön tuşu